Hayatın değişim hızı nedeniyle “Öngöremediğim bir geleceğe çocuğumu nasıl hazırlamalıyım?” sorusuna yanıt OMO’nun uzmanlarla yürüttüğü çalışmadan geldi. Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Prof. Dr. Yankı Yazgan, Amerikalı ödüllü Eğitim Psikoloğu Dr. Michele Borba, Fütürist Ufuk Tarhan ve Aktif Yaşam Derneği’nden Mehmet Ali Çalışkan çocuklar yaparak - deneyimleyerek öğrenmeli dedi. OMO’nun konuya dikkat çekmek için yürüteceği projelere, sinema ve tiyatro oyuncusu Demet Akbağ marka elçisi olarak destek verecek.
OMO, 10 yıldır dünya çapında “Kirlenmek Güzeldir” felsefesi ekseninde yürüttüğü çalışmalarla, çocuk gelişimi ve modern ebeveynlik konularında anne ve babalara ilham vermeye devam ediyor. “Çocukları Geleceğe Hazırlamak” isimli çalışma da bu yaklaşımın son örneklerinden. Çocuklarını geleceğe hazırlarken ebeveynlerin yaşadıkları kaygılardan birinin de, hayatın hızlı değişimi olduğundan yola çıkan OMO, konuyu bir araştırma ile somutlaştırdı. Araştırmaya katılan annelerin %69’u “Çocuğumu bugünden daha zor bir gelecek bekliyor” derken katılımcıların %70 çocuklarını geleceğe hazırlamak için kendilerini ve imkânlarını yeterli görmediklerini belirtti. Annelerin % 60’ı çocukları için gelecekte hangi vasıfların iyi olacağını kestiremediklerini ve belirsizlikle karşı karşıya olduklarını belirttiler.
OMO, uzmanlarla bir çalışma grubu oluşturarak, ebeveynlerin kaygılarını açıkça ortaya koyan araştırma sonuçlarını masaya yatırdı. Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Prof. Dr. Yankı Yazgan, Eğitim Psikoloğu Dr. Michele Borba, Fütürist Ufuk Tarhan ve Aktif Yaşam Derneği’nden Mehmet Ali Çalışkan’dan oluşan ekip ebeveynlerin “Öngöremediğim bir geleceğe çocuğumu nasıl hazırlamalıyım?” sorusuna yanıtlar aradı. Çalışmanın sonuçları ve OMO’nun bu alanda farkındalık yaratmak için yürüteceği projeler medya mensuplarının katıldığı bir toplantıda paylaşıldı. Toplantıya katılan Türkiye’nin en ünlü sinema oyuncularından Demet Akbağ’ın bu projelerde OMO’nun marka elçisi rolünü üstleneceği duyuruldu. Toplantının ev sahipliğini Unilever Ev ve Kişisel Bakımdan Sorumlu Başkan Yardımcısı Şükrü Dinçer ve Unilever Ev Bakım Kategorisi Pazarlama Direktörü Çiğdem Yıldız Kurtuluş üstlendi.
“Yaparak-Deneyimleyerek Öğrenme” çocuğu geleceğe nasıl hazırlar?Dr. Michele Borba “yaparak – deneyimleyerek öğrenme” konusunda verdiği bilgilerde şu ifadeleri kullandı “Bugün dünyanın farklı yerlerinde de olsalar ailelerin soruları ve kaygıları benzer: ‘Geleceği öngöremezken çocuğumu bu geleceğe nasıl hazırlayacağım?’. Buna yanıtımız şu; çocuklarınızın etraflarındaki dünyayı kendilerinin keşfetmelerine, öğrenmelerine ve anlamalarına imkân sağlamalısınız. Bu öğrenme yöntemine ‘yaparak - deneyimleyerek öğrenme’ diyoruz.
Pasif veya ezbere dayalı olmayan bu modelde çocuk aktiftir. Bir çocuğun plajda kumdan içinden geldiği gibi şekiller yapması buna güzel bir örnektir. Çocuk böylece sahildeki her şeyle doğrudan etkileşim kurarak oradaki şeyleri öğrenir, içselleştirir. Ona kitaptan plaj resmi göstermenizden çok daha fazlasını, üstelik kalıcı olarak öğrenir. Deneyimleyerek öğrenmeden bahsettiğimizde ebeveynlerden, “çocuklar dijital dünyayı ne şekilde ve sıklıkta deneyimlemeli?” sorusunu da alıyoruz. Dijital dünyaya doğan bir nesil yetiştirdiğimiz gerçeğini kabullenmeliyiz ancak teknolojiyi çocuk bakıcısı olarak kullanmamalıyız. Çocuklarımızın hem çevrimiçi hem de çevrimdışı dünyalarının ebeveynleri olmak için her iki dünyayı da anlamalıyız. Çocuklarımızın dijital hayatlarına, aileleriyle daha fazla bağ kurabilmelerine, dünyayı keşfederek öğrenmelerine ve temel hayat yetkinliklerini kazanmalarına da zaman kalması adına açık ve uygulanabilir bir zaman sınırı koymalıyız.”
Prof. Dr. Yankı Yazgan yaparak - deneyimleyerek öğrenen çocukların kazanımlarını şöyle açıklıyor; “Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak istiyorsak, onlara değişime adapte olabilme, uyumlanma ve koşullar karşısında esnek olabilme yetkinliklerini kazandırmalıyız. Yaparak - deneyimleyerek öğrenme çocukların değişim içinde yollarını bulabilmeleri için ihtiyaç duydukları temel yetkinliklerin edinilmesine ve gelişmesine yardımcı olur. Çocukların bu yöntemle kazanacakları ve onları geleceğe hazırlayacak yetkinlikler arasında kendini tanıma, empati, iletişim becerileri, motivasyon, hedef belirleme, geleceği planlama, sorun çözme, öfke - stres - zaman yönetimi, sabır ve uzlaşmacılık yer alır. Çocukluktan itibaren bu tür yetkinlikleri gelişmiş olan bireyler, farklı durumları yönetmek için çocukluklarından getirdikleri bu yetkinlikleri kullanırlar.”
Çocuklar yeterince hareket etmediğinde tek risk obezite değil!Çocukları Geleceğe Hazırlamak çalışmasında yer alan Aktif Yaşam Derneği kurucularından Mehmet Ali Çalışkan, hareketsizliğin “yaparak-deneyimleyerek öğrenme” modelinin önünde bir engel olduğuna vurgu yapıyor. Çalışkan’ın bu konuda verdiği bilgiler şöyle “Yaparak – deneyimleyerek öğrenme modeli çocuğun çevresiyle birebir etkileşime girmesiyle ilgili. Çocuğun dünya ile etkileşime girmek için kullandığı yöntem ise oyun. Çocuk oyun oynarken farklı düşünmeyi, karar vermeyi, paylaşmayı, sosyalleşmeyi, problem çözmeyi ve daha pek çok şeyi öğrenir. Ancak Türkiye’de çocukların hareket etme karnesine bakınca endişe verici bir tablo görüyoruz. Kızların %85’i, erkeklerin %94’ü günlük önerilen adım sayısını geçmiyor. Üstelik hafta sonu çocukların hareket etme oranları daha da düşüyor. Ne acıdır ki hareketsizliğin neden olacağı tek sorun obezite sanılıyor. Çocukların hareket etmemesi oyun oynamadıklarını, dünyayı keşfetmek için çaba sarf etmediklerini gösteriyor ki bu hem deneyimleyerek öğrenme hem de zihinsel gelişim fırsatlarını kaçırdıkları anlamına geliyor.”
İnsani değerler olan ihtiyaç her dönemin değişmezi...Fütürist Ufuk Tarhan geleceğe ilişkin tavsiyelerinde “teknolojik imkanlar, araçlar ve sistemler değişse de insanlar buna adapte olur. Anne babalarımız daktilo kullandı, biz bilgisayara geçtik ve çocuklarımız tabletlere doğdu. Burada önemli olan kullandığımız araç ya da teknoloji değil onu ne için kullandığımız.
Çocuklarımıza, kazanacakları bilgi ve becerilerini daha iyi bir dünya yaratmak ve insanlık için kullanmayı öğretmeliyiz. Yani onlara öncelikle öğretmemiz gereken şey insani değerler.” ifadelerini kullandı.
Demet Akbağ: Bugünüm için çocukluğuma teşekkür ederim!Türkiye’nin en ünlü sinema oyuncularından Demet Akbağ, OMO’nun anne ve babalara, yaparak-deneyimleyerek öğrenmenin önemini aktarmak için yürüteceği çalışmalara destek verecek. Akbağ bu işbirliği hakkında şunları söyledi “Bu çalışmanın içinde yer almak bana şanslı bir çocuk olduğumu bir kez daha hatırlattı. Sokak oyun bahçemizdi, etrafta gördüğümüz her şeyi mahsusçuktan bir şeye benzetip bir oyun kurardık. Günlerimizi düşe kalka, kire pasa bata çıka geçirirdik ve çok eğlenirdik. İyi ki ailemiz bizi böyle yetiştirmiş diyorum aksi olsa bugün bambaşka bir insan olabilirdim. Ben de kendi çocuğumu büyütürken hayatı kendi keşfetmesi için ailemin yolundan gittim. Tüm anne babalara da aynısını tavsiye ediyorum. Bırakın çocuklar çocuk gibi yaşasınlar, her şeyi bizden öğrenmek zorunda değiller kendi keşiflerini yapsınlar. Beni ben yapan çok şeyi çocukluğumda cebime koyduğumu daha da iyi anlıyorum. Bugünüm için çocukluğuma teşekkür ediyorum.”
OMO’nun Demet Akbağ elçiliğindeki projeleri hazır!Unilever Ev Bakım Kategorisi Pazarlama Direktörü Çiğdem Yıldız Kurtuluş yaparak – deneyimleyerek öğrenmenin çocuklara kazandırdıklarını anne ve babalara anlatmak için kolları sıvadıklarını belirtirken “Aktif Yaşam Derneği tarafından hazırlanan ve Prof. Dr. Yankı Yazgan tarafından desteklenen bir çalışma için düğmeye bastık. Çocukları geleceğe hazırlayan beceri ve yetkinliklerin gelişmesine destek olacak 100’e yakın oyun önerisi hazırlıyoruz. Bir diğer projemiz ise çocukların ev dışındaki oyun ihtiyaçlarına dikkat çekmek için Mayıs ayında İstanbul’da hayata geçireceğimiz büyük bir şenlik. Çocukların açık havada deneyimleyerek öğrenme ve oyun hakkını oldukça coşkulu bir şekilde kutlayacağız. Diğer projelerimizi de zaman içinde açıklayacağız. Deneyimleyerek öğrenme farkındalığını artırma çalışmalarımızda sinema ve tiyatro oyuncusu Demet Akbağ yanımızda olacak ve sesimize güç katacak.” dedi.
Şükrü Dinçer: Lekeleri çıkarmak işimizin kolay yanı, geleceği şekillendirmek için çalışıyoruz
Unilever Ev ve Kişisel Bakımdan Sorumlu Başkan Yardımcısı Şükrü Dinçer, toplantıda yaptığı konuşmada “Dünyanın lider tüketici ürünleri şirketlerinden biriyiz ve işimizi tüketicilere iyi ürünler sağlamaktan ibaret görmüyoruz. Bizim işimiz insanların ve dünyanın yüz yüze kaldığı sorunları görmezden gelmemek, uzmanlığımız ve kaynaklarımız ölçüsünde çözümün bir parçası olmak. Lekeleri çıkarmak işimizin kolay yanı, geleceği şekillendirmek için çalışıyoruz” dedi.